Uyku Apnesi
Op. Dr. Bahar Kayahan Sirkeci
Uyku apnesi, solunumun uyku esnasında en az 10 sn süre ile ani bir şekilde durduğu ciddi bir uyku bozukluğudur. Obstrüktif (Tıkayıcı) Uyku Apnesi; üst solunum yollarında tıkanıklığa yol açan faktörler nedeniyle ortaya çıkar ve her yaş grubunda görülebilir.
Başlıca belirtileri; yüksek sesle horlama, başkasının şahit olduğu apne atakları, uykudan boğulma hissi ile ani uyanmalar, sabahları uyandığında ağız kuruluğu ya da boğazda ağrı ve takılma hissi, uyku periyodunun uzun olmasına rağmen uykusuzluk çekme, dinç ve dinlenmiş olarak uyanamama, sık baş ağrıları, gün içerisinde sık uyuklama, trafikte ve / veya iş başında uyuklama, depresif ruh hali veya sinirlilik ile dikkat sorunları şeklinde sıralanabilir.
Şikayet ve hikayesinde uyku apnesi şüphesi olan hastalar öncelikle ayrıntılı olarak endoskop eşliğinde dinamik olarak muayene edilir ve hava yolunu daraltan, solunum yolunu sekteye uğratma ihtimali olan tüm bölgeler; burun, geniz, boğaz, küçük dil, yumuşak damak, dil kökü ve bademcikler, gırtlak değerlendirilir. Muayene sonucunuzda gerek görülürse MR ve BT gibi radyolojik tetkiklerle hava yolları görüntülenir ve darlıklar değerlendirilir. Uyku endoskopisi, tıkayıcı uyku apnesi olan bireylerde havayolunu muayene ortamında yeterli değerlendirme yapılamadığı düşünülen hastalarda anestezi altında değerlendirmeye olanak sağlayan dinamik bir yöntemdir. Bu yöntemle elde edilen bilgiler ışığında, hastanın bir cerrahiye ihtiyaç duyup duymadığı, ihtiyaç duyuyor ise öncelikle hangi cerrahilerin faydalı olabileceği konusunda bilgi sahibi olunabilir.
Muayene ve tetkikler sonucunda gerek görülürse; hasta uyku merkezine yatırılarak daha ayrıntılı bir değerlendirmeye tabi tutulur ve polisomnografi adı verilen uyku analizi testi yapılır. Bu test solunum durma süresi ve sayısını ölçer. Ek olarak kalp ritmi, kan oksijen yüzdesi, horlama sesinin şiddeti gibi bilgiler de verebilir. Tüm bu parametreler ışığında hastalık hafif, orta ve ağır olarak 3 grupta ele alınır.
Uyku apnesi tedavileri hastalığın seviyesine göre yaşam tarzı değişiklikleri, cerrahi tedaviler ve pozitif hava basıncı şeklinde sıralanır. Tedavide öncelikle varsa fazla kilolardan kurtulmak esastır. Sigara ve alkol kullanımından kaçınılmalıdır. Hafif ve orta dereceli apne hastalarına darlık yeri ve seviyesine göre cerrahi tedaviler önerilebilir. Ağır uyku apne skoru bulunan hastalara öncelikli olarak PAP (basınçlı hava yolu makinesi) tedavisi önerilir. Makine kullanımını engelleyen darlık hallerinde ya da hastaların bu tedaviden memnun kalmadığı, kullanamadığı hallerde de yine hava yolu tıkanıklığına yönelik cerrahiler gündeme gelebilir.
Uyku apnesi varlığında (özellikle orta ve ağır apne skoru bulunan kişilerde) beyin derin uykuya geçemediği için dinlenemez. Yoğun karbonhidrat tüketme isteği ve alınan besinleri hızla yağ dokusuna çevirerek karın ve boyun bölgesinde yağ birikimi ve kalınlaşmaya neden olur. Bu durum hem apne bulgularını ağırlaştırır hem de insülin direnci, tiroid hastalıkları, şeker hastalığı, hipertansiyon, aritmi gibi sistemik hastalıkların görülme riskinde anlamlı artışa neden olur. Bu nedenle şikayetleri nedeniyle uyku apnesi şüphesi bulunan ya da tanıklı apnesi bulunan kişilerin en yakın zamanda KBB uzmanına başvurarak gerekli muayene ve tetkikleri ile tedavisinin yapılması elzemdir.


Randevu Alın
KBB, rinoplasti, otoplasti, uyku apnesi, geniz eti ameliyatı ve kanser cerrahisi alanında uzman hekim Op. Dr. Bahar Kayahan Sirkeci.
DOKTOR İLETİŞİM